Ben Altıları ‘D Grubu’na benzetirim; bir dernek olmamaları, kafa dengi olmaları bakımından. Paris’ten doğa ile yoğurulmuş soyut karışımı bir anlayışla dönen ’D Grubu’nu andırmaktadırlar bu Altılar.
Bunlarda doğa sevgisi o denli köklüdür ki; tırnağı etten sökemezsiniz. Haftanın belli günlerinde bir arkadaş evinde toplanır ‘Akademi-nü’ çalışırlar ama doğayı hor görmenin moda olduğu yurdumuzda gene yılın belli aylarında hocaları ünlü ressam Lütfü Günay’la birlikte Anadolu gezilerine çıkar, yurt güzelliklerine eğilir, zengin tuvallerle döner, peyzaja ibadet ederler. Bu inançla, imanla neler yapılmaz ki... Yarışı kestirmeden kazanma hilelerine tenezzül etmezler. Bu alanda iğne ile kuyu kazmaktan büyük haz duyar, bu çetin uğraşlarını yokuşa vurmaktan çekinmezler. Bunlar kim? İmren Erşen, Necla Özbay, Gülsen Erdoğan, Suna Özkalan, Nurtaç Özler, Sezen Ünal ve arkadaşları Tayyar Eren’den oluşan bir topluluk bu.
Yüreklerinin lügatinde ‘OLDUM’ un yeri yoktur, alçak gönüllü ‘OLACAĞIM’ vardır. Ondan ötürüdür ki Türk resmi onlardan çok şeyler ummaktadır.
Bu sergide onları aziz, değerli Lütfü Günay Hoca’nın çevresinde halelenmiş görmekten mutluyuz.
Eşref Üren – Ankara 1976